Bize Sorun

Aşağıdaki formu doldurarak bilgi talep edebilirsiniz.

7/24 Yanınızdayız

Akran Zorbalığı Nedir? Hangi Davranışlar Zorbalık Tanımına Girmektedir?

Akran Zorbalığı Nedir? Hangi Davranışlar Zorbalık Tanımına Girmektedir?


Ülkemizde ve dünyada ne yazık ki her yaş grubunda yaygın olarak görülebilen bir davranıştır. Akran zorbalığını, bir kişinin başka bir kişi ya da kişileri kasıtlı olarak fiziksel ya da duygusal olarak incitme, tehdit etme veya onu rahatsız etmek amacıyla sürekli olarak olumsuz davranışlarda bulunması olarak tanımlayabilirim. Akran zorbalığı farklı davranış türlerini içerebilmektedir. Ancak tamamen birbirinden ayırmakta pek mümkün değildir. Her bir zorbalık davranışı zorbalığa maruz kalan çocuğun öteki zorbalık davranışlarına da maruz kalmasına neden olabilir. 

Bir çocuğun diğerine fiziksel olarak zarar vermesi örneğin onu itmesi, düşürmesi, canını acıtacak bir harekette bulunması ya da ona istemediği bir davranışı yaptırması örneğin arkadaşının boyasını kırmasını istemek gibi davranışlar fiziksel zorbalıktır. Sözel yolla hakaret etmek örneğin, toplum tarafından kabul görmeyen küfür gibi kırıcı sözler söylemek ya da sağlık problemi gibi herhangi bir konuda alay etmek gibi sözlü saldırlar sözel zorbalık olarak tanımlanabilir. Tehdit etme, korkutma, grup içine almayarak dışlamak, manipüle etmek ya da duygusal olarak taciz etmek gibi davranışlar duygusal zorbalıktır. İzole etmek, onun hakkında kötü konuşmak ya da yalanlar söylemek gibi sosyal süreçleri temel alan davranışlar ise sosyal zorbalık olarak adlandırabiliriz. Sosyal medya ve elektronik aletler aracılığıyla hakaret etmek, onu zor duruma düşürmek ya da özel bilgilerini paylaşmak gibi dijital tüm platformları kapsayan davranışlar ise dijital zorbalık olarak tanımlayabiliriz.


Çocuklar neden arkadaşlarına şiddet uygular?

Şiddet bir sonuçtur çocuğu bu sonuca götüren nedenlerin neler olduğu konusunda bilinçlenerek şiddet davranışını ortadan kaldırmak mümkün olabilir. Çocuğu şiddete götüren birçok faktör etken olabilir. Bazı olası etkenleri şu şekilde sıralayabilirim;

Şiddet öğrenilen bir davranıştır. Bu öğrenim çocuğun sadece çevresindeki insanların kendisine nasıl davrandığı ile ilişkili değildir. Çevresindeki bireylerin de birbirlerine nasıl davrandıkları ve problem karşında hangi tutumları sergiledikleri oldukça önemlidir. Tabi ki model almada medyanın etkisinin de büyük olduğunu söyleyebilirim. 

Çocuğun ilk sosyal deneyimleri aile içerisinde gerçekleşir. Kişiliğin oluşumunda önemli bir yeri olan özdeşim kurmak, çocuklarda aile bireylerini modelleme yoluyla olur. Böylece model alınan ailenin yapısı çocuğun ileriki yaşantısında, duygusal ve toplumsal gelişiminde belirleyici bir rol oynar. Bu sebeple ebeveyn tutumları oldukça önemlidir. Yapılan çalışmalar özellikle katı ve otoriter bir tutum sergileyen ailelerin çocuklarının duygu ve düşüncelerini daha fazla saldırgan tutumlarla ifade etme eğiliminde olduğunu göstermektedir.  

Çocuklar şiddeti ötekine zarar vermek amacıyla değil bir iletişim aracı olarak kullanabiliyor. Şiddet çocuk için haksızlık karşısında istediklerini elde etmek, kıskançlık gibi kısacası duygusal ve fiziksel ihtiyaçlarını ifade etmek amacıyla kullandığı bir dil olabiliyor. Özellikle bu dil aileler tarafından gözlemlenerek öğreniliyor. Dolayısıyla iletişim becerilerinin eksikliği çocuğu şiddet davranışına yönetebiliyor. Örneğin kardeşi doğduktan sonra duygusal ya da fiziksel ihtiyaçları karşılanmayan çocuk ailesi tarafından görülme ihtiyacını akranlarına zarar vererek ifade edebiliyor. Bir başka örnek ise aile içindeki problemleri birbirlerine bağırarak, hakaret ederek ya da zarar vererek çözümleye çalışan ebeveynleri gözlemleyen çocuk, kendisi de bir problemle karşılaştığında çözümü karşısındakini incitmek ya da şiddete maruz bırakmak olabiliyor. Ebeveyn çocuk ilişkisi içerisindeki bu zarar verici hiyerarşi çocuğun akran ilişkisinde özellikle kendisine göre daha zayıf gördüğü çocuklarla olan ilişkisine doğrudan yansıyabiliyor. Kısacası aile içerisinde ezilen çocuk, okulda ezen çocuğa dönüşebiliyor. Böylece çocuk zorbalık yaparak kendisini güçlü hissedebiliyor. Bu güçte istenmeyen davranışın tekrar edilmesinde büyük etken olabiliyor. 

Toplumun yapısı ve sosyal baskı ise önemli bir diğer faktördür. Bazı toplumlarda şiddet davranışı normalleştirilebilmektedir. Bu normalleştirme çocuğun şiddete eğilimini arttırabilir. Ayrıca akran grupları içinde ki baskı ya da kabul görmek için de çocuklar şiddete yönelebilmektedir. Kısacası toplum içeresindeki şiddet aile içi şiddeti, aile içerisindeki şiddet ise çocuklar arasındaki şiddeti beslediğini söyleyebilirim. 

 

Son yıllarda arkadaşına şiddet uygulayan çocuklarla ilgili vakalara çok sık şahit oluyoruz. Sizce bu vakaların artmasının nedenleri neler?

Geçmişte daha az mı şiddet vardı yoksa günümüzde dijital dünyanın etkisiyle daha kolay bir şekilde mi haberdar oluyoruz bu konu üzerinde düşünmemizin önemli olduğunu düşünüyorum. Bununla birlikte kontrolsüz sosyal medya kullanımı hem çocukları şiddet içeriklerine daha fazla maruz bırakarak şiddeti normalleştirmelerine hem de siber zorbalık gibi yeni türde zorbalık biçimlerine maruz kalma ihtimallerini de kolaylaştırabilmektedir. 

Bununla birlikte zaman zaman değişen yaşam koşulları, ekonomik ve sosyal stresler de ailelerin tutumları üzerinde olumsuz etkiler oluşturabiliyor. Bu tutumlar belirttiğim gibi çocukların şiddet davranışları üzerinde arttırıcı bir etki oluşturabiliyor.


Aileler çocuğunun zorbalığa maruz kaldığını nasıl anlarlar? Bu sorunu çözmek için ne yapmalılar? Çocuk uğradığı zorbalık nedeniyle okula gitmek istemezse ne yapmalılar? Hangi durumda okuldan almalılar?

Çocuğunuzu gözlemleyin. Eskiden göstermediği davranışlar sergileyip sergilemediği konusunda dikkat edin. Örneğin, derslerinde gerileme var mı? Eskisine göre daha fazla mı içine kapanmaya başladı? Değişen tutum ve davranışları var mı? Daha çabuk mu öfkeleniyor? Tüm bu değişimler çocuğunuzun zorbalığa maruz kaldığının sinyalleri olabilir. 

Fiziksel yaralanmalar ya da eşyalarının kaybolması ve zarar görmesi gibi belirtileri takip etmek de önemli.

Zorbalığa maruz kalan çocuklar çoğunlukla maruz kaldıkları zorbalığı sözel yoldan ziyade bedensel yani somatik ifadelerle dile getirmektedirler. Örneğin; karın ağrısı, mide bulantısı ya da baş ağrısı gibi ifadeler özellikle okula gitme durumlarında ya da zorbalığa maruz kalan kişinin olduğu bir ortama gireceği durumlarda sıklıkla görülebilir. Dolayısıyla fiziksel bir duruma bağlı olmaksın gelişen somatik sancılara dikkat etmekte fayda var. 

 

Neler yapılmalı;

Çocuğunuzun duygularını ifade etmesi konusunda destekleyin. Yargılamadan, eleştirmeden dinleyin. 

Belirli aralıklarla duygu durumunu gözlemleyin ve okul yaşamı hakkında konuşun.

Okuldaki öğretmenleri, rehberlik servisi ve yetkili kişilerle çocuğunuzun mevcut durumu hakkında görüşün. Bu konuda nasıl yardımcı olacaklarına dair bilgi sahibi olun. Zorbalığa maruz bırakan çocuğun ailesiyle okul yetkilileri aracıyla kontrollü görüşme sağlayın. 

Ne olursa olsun çocuğunuzun yanında olduğunuzu ve size her şeyi anlatabileceğine dair çocuğunuzu bilgilendirin. 

Zorbalığa karşı nasıl tepki vereceğini öğretin. Örneğin, sözel veya fiziksel şiddet yerine yetişkinlere başvurma ve yardım isteme becerini geliştirmesi konusunda çocuğunuzu destekleyin. 

Çocuğunuzun duygu durumunda giderek artan bir düşüş görüyorsanız bu duygular çocuğunuzun günlük hayatındaki işlevselliği üzerinde bozucu bir etki oluşturmaya başladıysa bir ruh sağlığı uzmanından konuyla ilgili destek alın. 

Okuldan almak tüm bu belirttiğim maddeler sonucunda son seçenek olarak uygulanacak bir karar olmalıdır. Tabi ki burada belirleyici faktör okul aile işbirliği ve çocuğunuzun isteğiyle birlikte psikolojik iyi oluşu destekleyecek faktörlerin değerlendirmek faydalı olacaktır.

Bir de zorbalığı uygulayan çocuklar cephesinden bakarsak. Aileler çocuğunun başka arkadaşlarına zorbalık yaptığını nasıl anlarlar? Bu çocuklara nasıl yaklaşılmalı, çözüm için neler yapmalı?

Bu konuda öncelikle ailelerin kendi tutumlarını gözlemlemesini öneriyorum. Bu ne demek? Birincisi ailelerler çocuklarına nasıl davranıyor? İkincisi ailelerin birbirleriyle dinamikleri nasıl? Çünkü bunun cevabı çocuğunda ötekine yani akranlarına karşı gösterdiği tutumların sinyalini verecektir. 


Neler yapılmalı; 

  • Çocuğunuz yargılamadan açık bir iletişim kurun. Duygularını ifade etmesine izin verin.

  • Eleştiri ve suçlama yapmadan onun zorbalık davranışları hakkında konuşmaya teşvik edin.

  • Davranışlarının nedenlerini anlamaya çalışın. 

  • Çocuğunuza gelişimine uygun bir şekilde başkalarına zarar vermenin kabul edilemez olduğunu ve bunun bir sorumluluğu olduğunu ifade edin. 

  • Onu dinlerken empatik yaklaşmaya özen gösterin. Bununla birlikte çocuğunuza ötekinin hislerini anlaması konsunda yardımcı olun. 

  • Problem çözme ve iletişim becerilerin geliştirme konsunda ona destek ve rol model olun. 

  • Okul öğretmenleri, rehberlik servisi ve yetkili kişilerle çocuğunuzun takibi ve gerekli önlemler konusunda iş birliği içerisinde olun. 

  • Çocuğunuzun zorbalık davranışı devam ediyorsa alanında uzman bir klinik psikologdan  destek alın. 

Benzer Yazılar

Akciğer Sönmesi Hakkında Her Şey
Akciğer Sönmesi Hakkında Her Şey

Akciğer zarları arasında hava dolması durumuna akciğer sönmesi denir.

Devamı

Hidrosel Nedir?
Hidrosel Nedir?

Testisi saran zarların içerisinde bulunan sıvı miktarlarının artarak, testis torbalarında çok fazla su birikmesine denir.

Devamı

Fizik Tedavide Lazer Yöntemi
Fizik Tedavide Lazer Yöntemi

Isıtıcı etkisi bulunmayan yalnızca dolaşımı ve doku iyileşmesini hızlandırmak amacıyla kullanılmaktadır.

Devamı

Saç Dökülmesi İçin Tedavi Yöntemleri
Saç Dökülmesi İçin Tedavi Yöntemleri

Öncelikli olarak; bir Dermatoloji uzmanına muayene olunması ve saç dökülmesine neden olan faktörlerin doğru bir şekilde belirlenmesi gerekir.

Devamı

İşte Bebek Hijyeninin Püf Noktaları!
İşte Bebek Hijyeninin Püf Noktaları!

Bebeğe hijyenik ortam başta olmak üzere en uygun ortam koşullarını sağlamada, aşıları da dahil gerekli sağlık bakımlarını temin etmede temel görev; ebeveynlere düşmektedir!

Devamı

Tilt Testi Nedir?
Tilt Testi Nedir?

Bilincin kısa süreli olarak kaybolmasına bayılma denir.

Devamı

Sigarayı Neden Bırakmalıyız?
Sigarayı Neden Bırakmalıyız?

Sigaranın içerisinde bulunan maddeler solunum yollarında iltihabi reaksiyonlara sebep olmaktadır. Bronşları tahriş etmekte ve enfeksiyon riskini arttırmaktadır

Devamı

Sezeryan Doğan Bebeklerde Alerji ve Astım Riski Daha Mı Fazla?
Sezeryan Doğan Bebeklerde Alerji ve Astım Riski Daha Mı Fazla?

Sezeryan Doğan Bebeklerde Alerji ve Astım Riski Daha Mı Fazla?

Devamı

Bahar Alerjisine Karşı Önleminizi Alın!
Bahar Alerjisine Karşı Önleminizi Alın!

Mart sonu ile Haziran ayı arasında kalan dönem, havadaki polenin en yoğun olduğu dönemdir

Devamı

Hamburgercilerdeki Eldivenlerin de Yıkanması Gerekiyor!
Hamburgercilerdeki Eldivenlerin de Yıkanması Gerekiyor!

Herhangi bir yemeği el ile yediğimizde aslında hastalıklara büyük bir kapı açıyoruz.

Devamı