Tüm Dünyada Yaygın Görülen Gizli Hastalık: Diş Eti Problemleri!
Diş eti hastalıkları; diş etlerini, dişleri destekleyen kemiği ve dişlerin kemik içinde tutunmasını sağlayan lifleri etkileyen hastalıklardır. Dişler üzerinde bakterilerden oluşan “plak” adını verdiğimiz yumuşak eklentiler ve “tartar” ya da “diş taşı” diye bilinen sert eklentiler; diş eti hastalıklarının nedenleridir. Bu yumuşak ve sert eklentiler; dişler yeterince temiz tutulmadığı, diğer bir deyişle etkin bir biçimde fırçalanmadığında oluşurlar. Diş aralarının; diş ipi ya da ara yüz fırçaları ile temizlenmesi de diş eti sağlığının korunmasında göz ardı edilmemelidir. Bazı diş eti hastalıkları ise genetik olabilir veya genel bir sağlık sorunu, diş eti hastalıklarını daha ileriye götürebilir.
Ağız ve Diş Temizliği Çok Önemli!
Etkili bir diş fırçalama ve diş aralarının temizlenmesi ile bakteriyel plak diş yüzeylerinden uzaklaştırılabilir. Diş taşlarının temizlenmesi ve diş yüzeylerinin parlatılması ise diş hekimi tarafından yapılması gereken bir tedavi biçimidir. Bakteriyel plak ve diş taşları temizlenmediği zaman bu birikim devam eder, dolayısı ile diş eti sorunları da giderek artar. Dişler ve diş etleri arasında “cep” adını verdiğimiz aralıklar oluşur. Bu aralıkların temizlenmesi daha da zor olacağından, eğer hiçbir girişimde bulunulmazsa, diş eti hastalıkları ilerlemesini sürdürür.
Diş eti hastalıkları genellikle iki aşamada kendini gösterir:
- Diş eti iltihabı ya da “gingivitis” adı ile bilinen ve diş etlerinde kanama, kırmızılık ve şişme ile kendini gösteren başlangıç aşamasını oluşturan bu durum iyi bir ağız hijyeni ile ortadan kaldırılabilir.
- Daha ileri durumlar ise halk arasında bilinen adı ile “piyore”, ya da hekimler tarafından “periodontitis” olarak adlandırılan biçimidir. Bu durumda dişleri tutan kemikte erimeler görülebilir. Gerekli tedaviler yapılmazsa, dişlerin sallanması sonucu çekilmeleri gerekebilir. Periodontitis tedavisinde cerrahi yöntemlere başvurulabilir. Bütün diş eti sorunlarının çözümlenmesinde, iyi bir ağız hijyeni sağlanması vazgeçilmez bir kuraldır.
Dişleri Çapraşık Olan Kişiler Dikkat!
Diş eti hastalıkları her yaşta görülebilir, dolayısı ile ağız hijyeni her yaşta önemlidir. Diğer taraftan bazı bireyler diş eti hastalıklarına daha yatkındır. Bazı özel durumlar, örneğin çapraşık dişler ağız hijyenin sağlanmasını güçleştirebilir. Bakteriyel plakta bulunan bakteri türleri bireyden bireye farklılık gösterebilir ve bu farklılık sonucunda bazı bireylerde diş eti sorunları daha yoğun bir biçimde izlenebilir. Alkol ve sigaranın diş eti sorunlarını daha ileriye götürdüğü bilinmektedir. Kullanılan bazı ilaçlar ağız kuruluğu yaparak dişetlerinde soruna neden olabilmektedir. Şeker hastalığı gibi metabolik sorunlar veya hormonal düzensizlikler de; var olan bir diş eti hastalığının ilerlemesinde önemli bir etkendir. Dişler ne kadar sağlıklı ve sağlam olursa olsun, dişleri destekleyen diş etleri ve kemiğin de aynı düzeyde sağlıklı olması gerekir. Bu nedenle sağlıklı bir çiğneme fonksiyonu, estetik ve konuşma için; diş ve diş eti sağlığı birbirinden ayrılamaz bir bütündür.
Benzer Yazılar
Sağlıklı bir bebekte, diş çıkarma dönemi ortalama 6-7 aylıkken başlar, ancak bu süreç bebekten bebeğe değişkenlik gösterir.
Ağız kokusu, gün içinde istenmeden ortaya çıkarak kişiyi ve çevresini rahatsız edebilir. Ağızda koku olmasının sebebi çoğu zaman kişinin ağız hijyenini tam anlamıyla sağlayamamasından kaynaklanır.
Ağız içinde çıkan beyaz renkli içi su dolu küçük yaralara aft denir. Aft denilen rahatsızlık genel olarak insanların dilinde, dudağında, damağında, yanak içlerinde görülür. Bu rahatsızlığı olan kişi afttan dolayı canı acıdığı için rahat bir şekilde yemek yiyemez ve su içemez.
Yanlış diş fırçalama tekniği ile diş fırçalama, sert diş fırçası kullanma, çok sık diş fırçalama diş eti çekilmesinin mekanik nedenleri arasında sayılabilir.
Ağız kuruluğu; tükürüğün yeterli miktarda ağızda bulunmaması veya bulunamaması durumuna denir. Bu iki şekilde olabilir. Birinci neden tükürük yeteri kadar üretilemez. İkinci neden ise tükürüğün ağıza gelmesini engelleyen bir faktör vardır.
Dil kullanımı açısından gündelik yaşamda önemli bir yere sahiptir. Yemek yeme, tat alma sıklıkla yaptığımız işlemlerdir. Kabarcıklar bu sebeple bu görevleri de etkileyeceği için yaşam kalitesini etkileyecektir. Bu yüzden tedavi edilmesi gerekir. Dilde oluşan kabarcıklar toplumda sıklıkla görülen bir sağlık problemidir. Bu kabarcıklar farklı nedenlerle oluşmakla birlikte ciddi sağlık problemlerine yol açmaz.
Çenenin insan yüzündeki konumu oldukça önemlidir.
Kanama, kırmızılık ve şişme ile kendini gösteren diş eti hastalıkları; tedavi edilmediği takdirde diş kayıplarına neden olabilmektedir.