Soğuk Havalarda Farenjite Dikkat!
Soğuk havalarda farenjit tehlikesine dikkat edin!
Son zamanlarda boğazınızda; ağrı, kuruluk ve yutma güçlüğü yaşıyorsanız ve ateşiniz varsa, bu şikayetlerinizin nedeni akut farenjit olabilir. Özellikle; soğuk havaların yaşanmasıyla artış gösteren bu hastalık; gün içinde halsizliğe yol açarak, yaşam kalitesine de olumsuz yönde etki eder.
Farenjit nedir? Tipleri nelerdir?
Farenjit, küçük dil bölgesi ile bademciklerin arkasındaki farinks denilen ağız boşluğunun iltihaplanması olarak tanımlanabilir. Akut ve kronik olarak 2 farklı tipte ortaya çıkar. Akut farenjit; enfeksiyon kaynaklı gelişirken, kronik farenjit ise daha çok yutak bölgesinin enfeksiyonların haricinde farklı sebeplerden dolayı sürekli tahriş olması yüzünden meydana gelir. Akut farenjitin görülmesine neden olan enfeksiyonlar; bakteriler, virüsler ve nadiren de mantarlardan kaynaklanabilir.
Halsizliğin yanı sıra, öksürük şikayetiniz de olabilir…
Akut farenjit geliştiği zaman; üst solunum yolları ile ilgili şikayetler ve ateşin olduğunu gözlemleriz. Vücutta halsizlik, kırgınlık ve yemek yerken zorlanma gibi belirtilerin yanı sıra, öksürük de önemli belirtilerdendir. Kişinin kan tahlillerine bakıldığı zaman, enfeksiyon değerlerinden; CRP, lenfosit, nötrofil, lökosit gibi değerleri yüksek görünmektedir.
Bulaşma riski olduğu için çok dikkatli olmalısınız!
Akut farenjit genellikle viral olmak ile birlikte, bazen bakteriyel enfeksiyon olarak da gelişebilir. Çok nadir, mantar kaynaklı olarak görülür. Bakteriyel veya viral kaynaklı olan farenjit bulaşıcıdır. Genellikle hava damlacıkları yoluyla veya el teması ile bulaşabilmektedir. Ayrıca; tüketilen besinlerin iyi temizlenmemesi, farenjit oluşumu için yeterlidir.
Evde kendi kendinize iyileşmeyi beklemeyin!
Akut farenjitin teşhisi ancak fiziki muayene, boğaz kültürünün alınması ve kan testlerinin yapılması sonucunda konulabilmektedir. Yapılan muayene ile yutak bölgesinde şişme, kızarıklık veya beyazlık oluşumunun olup olmadığı kontrol edilir. Gerekli görülürse eğer, örnek alınıp incelemeye gönderilir. Kan değerlerine bakılarak ise yükselme olup olmadığı saptanır. Yani bu durum; evde olup, kendi kendinize iyileşme gösterebileceğiniz bir süreç değildir.
Farenjit ilerleyecek olursa larenjite çevirebilir!
Akut farenjitin bir üst solunum yolu enfeksiyonu olduğundan söz ettik. Eğer, bu rahatsızlık düzgün bir şekilde tedavi edilmezse; enfeksiyon, aşağıya iner ve larenjite döner. Daha ilerleyen süreçte ise bu kez akciğere kadar iner ve akciğer enfeksiyonlarına yol açar. Akut farenjitin viral mi yoksa bakteriyel mi olduğu bu nedenle iyi ayırt edilmelidir ve ona göre bir tedavi planı uygulanmalıdır. Viral enfeksiyonların yol açtığı akut faranjitin varlığı durumunda; ağrı kesici, pastil ve boğaz spreyi gibi ilaçlar reçete edilir. Eğer, bakteri kaynaklı olduğu saptanmış ise de kişinin antibiyotik tedavisine başlatılması gerekir. Antibiyotiğin yanı sıra, ağrı kesici ve ateş düşürücü ilaçlar da verilir. Tüm bunların yanı sıra; kişi, boğaz hijyenini sağlamak için bol su tüketmelidir. Çok sıcak olmaması şartıyla bitki çaylarını da tercih edebilir.
Benzer Yazılar
Yüzün en belirgin yerinde bulunan ve solunum yapmakta bize yardımcı olan burun..
Kulakta ya da kafanın içinde duyduğunuz sesleri kulak çınlaması olarak tanımlanır.
“Farenjit ve boğaz reflüsü bu dönemde en sık karşılaşılan rahatsızlıklar”
Halk arasında iç kulak kristallerinin yerinden oynaması olarak bildiğimiz vertigo (BPPV); başın pozisyonu ile birden başlar ve kısa sürerek tüm dünyanın başınıza yıkılmış olduğu hissini veren bir baş dönme çeşididir.
Ağız içinde çıkan beyaz renkli içi su dolu küçük yaralara aft denir. Aft denilen rahatsızlık genel olarak insanların dilinde, dudağında, damağında, yanak içlerinde görülür. Bu rahatsızlığı olan kişi afttan dolayı canı acıdığı için rahat bir şekilde yemek yiyemez ve su içemez.
İşitme kaybı her yaşta hayatımızı etkileyen önemli bir sağlık problemi. Çocukluk çağında doğumsal veya hastalıklara bağlı işitme kayıpları meydana gelirken, çalışma hayatı ile gürültüye maruz kalma işitme sorunlarının gelişiminde etkili oluyor.
Yaklaşık olarak beş yaşındaki her iki çocuktan birinde, geniz eti ve bunlara bağlı sorunlar görülür.
Kulağın duyma fonksiyonunu sağlıklı bir şekilde yerine getirebilmesi için; kulak zarının dış kulak yoluna bakan tarafındaki; yani dış kulak yolunun basıncıyla kulak zarının arkasındaki orta kulak boşluğundaki basınç aynı olmalıdır.
Horlama, apne ve uyku bozuklukları kişilerin; hayat kalitesini, özel hayatlarını, günlük performanslarını, iş ve okul başarılarını doğrudan etkileyen önemli bir sağlık sorunudur.
