Sağlıklı Yaşa, Mutlu Ol, Yengeçten Korkma!
Kelime anlamı yengeç olan çağımızın hastalığı kanserden korunmak sizin elinizde… Sekiz kadından birinde görülen meme kanserini sağlıklı beslenip, düzenli spor yaparak riskini azaltabilirsiniz.
Günümüzün korkulu rüyası: Kanser… Kanser kelimesi köken olarak “yengeç” anlamına geliyor. Kelime korkusunu yenmek adına Okan Üniversitesi Hastanesi Genel Cerrahi Uzmanı Dr. Öğr. Üyesi Taner Kıvılcım bu malum hastalığa “yengeç” demeyi tercih ediyor. Vücudumuzun her yerinde “yengeçlerin” yetişmesi mümkün. Yengeçlerin bir kısmı hızlı büyüyüp, etrafını hızla tahrip etmeye meyilliyken; bir kısmı ise daha yavaş ve zararsız büyümekte. Yengeçlerin kendine göre beslenme, üreme ve yayılma tarzları olduğunu belirten Kıvılcım, “Her ne kadar kanserli hücrelerin kökenleri kendi hücrelerimiz olsa da, başkalaşım geçirip yengece dönüştükten sonra kendilerine has bir yol çizmeye başlıyor.
Sekiz Kadından Birinde Memede Yengeç!
Memede yengeçler sekiz kadından birinde görülmekte ve ülkemizde kadınlar arasında en sık görülen yengeç türü. Sık görülmesi üzerinde çok çalışmaya ve davranışlarını anlamaya avantaj sağlıyor. Artık gelinen noktada ise, erken tanı yöntemleri ve gelişmiş tedavi seçenekleri ile korkunun en yersiz olduğu yengeç türlerinden biri haline geldi.
Her hastalıkta olduğu gibi meme yengecinde de erken teşhisin önemini vurgulayan Dr. Kıvılcım, bu konuda kadınların kendileriyle yüzleşmekten korkmamaları gerektiğini belirtti. Bu konuda bilgisine başvurduğumuz deneyimli meme cerrahı Prof. Dr. Abut Kebudi ise, vücudunuzda kontrolünüzden bağımsız olarak büyümeye karar veren bir şey varsa bunun büyümeden fark edilmesini gerektiğini belirtti ve şu uyarılarda bulundu:
“Taramaya davet ettiğimiz birçok kadın ’ya bir şey çıkarsa, şu anda böyle bir şeye hazır değilim!’ diyor. Yüzleştiği zaman ise geç kalmış oluyoruz. İşte bu yüzden kendiniz ile yüzleşmekten korkmayın! Hayatınızdaki çok basit iki şey, sizi yengeçlerden koruyabilir: Sağlıklı beslen, spor yap! Sadece bu ikisinin düzenli yapılmasının memenizde yengeç üreme ihtimalini %35-40 düşürdüğü ispatlanmış.”
Ottan Medet Ummayın!
Kulaktan dolma bilgilerle umut beklenen bitkilerin yengeci önlediğine dair bir bilimsel verinin olmadığını anlatan Kebudi, “Yaptığımız en büyük hatalardan biri “onun suyu”, “bunun otu” veya “şunun çayı”na çok bel bağlamak. Henüz memedeki yengeçleri yok eden ya da yengeç üremesine engel olan bir ot tıbben bulunamadı. Diğer büyük hatamız ise hazır gıdalara karşı artan bağımlılığımız. Bu gıdalar gerek kendi içindeki yapay katkılardan, gerekse uzun zaman içerisinde sebep olduğu obeziteden dolayı yengeçlere davetiye çıkartmakta” dedi.
Rengarenk Beslenin!
Sağlıklı beslenmenin başlangıcı olan su hakkında, Dr. Öğr. Üyesi Taner Kıvılcım, bir kişinin günde en az 2 litre su içmesi gerektiğini söyledi. Yalnızca su içmenin yengeçleri önleyemeyeceğini de vurgulayan Kıvılcım, sağlıklı beslenmenin sırlarını şöyle anlattı:
“Çalışırken yanınızda bir şişe veya sürahi bulundurmak su içmeniz gerektiğini size daha iyi hatırlatacaktır. Elbette su içmek tek başına yengeçlerden korumuyor. Ama daha sağlıklı olmak için temel adımlardan biri. Yengeçlerden korunmak ve sağlıklı beslenmek için tek besini sihirli bir değnek olarak görmek yanlış. Çeşitli ve renkli beslenin. Kırmızı, sarı, yeşil meyveleri gün içinde 5 porsiyon tüketin ve bunların güçlü kalkanlarını kullanın. Antioksidan kaynağı olarak koyu yeşil sebzeleri sevin, tüketin. Ama elbette bunların hepsi mevsiminde olmalı. Diyetinizde doğal tam tahıl ürünlerini işlenmiş unlara tercih edin. Ayrıca günde bir avucu geçmeyecek şekilde kuruyemiş de diyetinizin kaliteli bir parçası olabilir. Haftada 2 gün balık yiyin. Pişirdiğiniz etler ızgarada veya fırında olsun. Kızartma veya kavurmalar sağlıklı protein kaynaklarını sağlıksız trans yağlara çevirebilir.”
Düzenli Spor İle Riski Azaltın!
Haftada 3 gün en az 20 dakika spor yapılmasını tavsiye eden, Prof. Dr. Abut Kebudi, “Bu sporlar yürüyüş, koşu, yüzme veya bisiklet olabilir. Ayrıca hergün kısa sürelerle yapılabilecek olan yoga ve pilates tarzı sporlar iyi bir egzersize ek olarak iyi bir nefes kontrolü de sağlayarak sağlıkla yaşam yoluna ayrıca ışık tutuyorlar”.
Mutlu Olun, Artıda Yaşayın!
Aslına bakarsanız vücudumuzda her gün bir savaş var. Vücudumuz, yengeçlere dönüşmeye meyilli hücrelerle savaşan koruyucu askerlerle dolu. Bu askerlerin motivasyonu sizin elinizde. Güçlü olduğunuzu, her zorluğu yenebileceğinizi gün içinde kendinize sık sık hatırlatın ve gülümseyin. Bunu bir yengeçle karşılaşmadan önce ya da bir yengeçle yaşamaya başladıktan sonra da yapmaya devam edin.
Eğer 40 yaşın üstünde iseniz ya da yaştan bağımsız olarak ailenizde “memede yengeç” hikayesi varsa hiç bir şikayetiniz olmasa dahi bir doktora gidilmesini öneren Kebudi, sözlerini şöyle tamamladı:
“Memede bir yengeçle karşılaştığımızda “estetik kaygılar” da bir sorundu. Bundan sadece 20 yıl öncesine kadar acımasızca yengeçli organın hepsi çıkarılıyordu. Günümüzde ise bu cerrahi işlemler çok daha küçük kesilerle ve estetik kaygılarla yapılıyor. Hatta mümkün olan hastalarımızda ameliyattan sonraki meme yapısı daha güzel olabiliyor. O zaman sağlıklı memeyi de ona benzetiyoruz. Buna “onkoplastik cerrahi” adı veriliyor ve şimdiden çok güzel sonuçlarımız var.”dedi.
( Not: Kanser kelimesinin kökeninin Hipokrat’a (M.Ö. 460-370) dayandığı kabul edilir. Hipokrat yara oluşturan ve oluşturmayan tümörleri tarif etmek için 'carcinos' ve 'karsinom' terimlerini kullanmıştır. Hipokrat, kanseri parmak gibi yayılan çıkıntılarının olmasından dolayı görüntüsünü yengece benzeterek carcinos olarak kullanmıştır. Romalı hekim Celcus (M.Ö. 28-50) daha sonra Yunanca terimi Latinceye çevirerek 'cancer (yengeç)' demiştir. )
Benzer Yazılar
Bağırsağın ön kısmı ve son kısmı arasında bir bağlantı noktası söz konusudur.
Organ nakli; kadavra veya canlı insan yapısından yapılan cerrahi bir operasyondur.
Hastalarımız nakil olduktan sonraki ilk dönemlerde bağışıklık sistemini baskılayıcı ilaçları yüksek dozda almaları nedeniyle şekersiz
Ağızdan beslenmeyen hastaların beslenmesini sağlamak için karın duvarından geçirilip esnek bir tüpün mideye yerleştirilmesi işlemi perkütan endoskopik gastrostomi (PEG) olarak adlandırılmaktadır.
Bugün organ bekleme listesinde adı olan yaklaşık 30 bin kişi bulunuyor. Bu 30 bin kişi her yeni güne taze umutlarla uyanıyor.
Böbrek yetmezliği olan kişiler tedavi edilmedikleri takdirde yaşamlarını yitirmektedir.
Ailecek yapılan piknik ve gezilerin vazgeçilmezi olan mangalın insan sağlığına pek bilinmeyen bir zararı var!
Kıl kökü iltihabı; foliküler ünite olarak adlandırdığımız kıl ve yağ bezlerinden oluşan ünitenin; bakteri, mantar, parazit ya da virüs gibi birtakım etkenler ile enfekte olması anlamına gelir.
Mide balonu olarak bilinen endoskopik intragastrik balon, tüm dünyada kabul görmüş ameliyatsız obezite tedavi yöntemidir.
