Over Kistler Tüp Bebek Tedavisini Engeller Mi?
Tüp Bebek Tedavisi (IVF) Nedir?
Normal yolla bebekleri olmayan eşlerin, laboratuvar ortamında sperm ve yumurta hücrelerinin bir araya getirilerek döllenme işleminin gerçekleştirilmesine tüp bebek (IVF) denir.
Tedavi Nasıl Gerçekleşir?
Tedavi, kadın üreme hücresi olan yumurtaların, erkek üreme hücresi olan sperm ile laboratuvar ortamında birleştirilerek döllenmesiyle gerçekleşir. Döllenen yumurtalar embriyo adı verilen ilk gelişim evrelerini dışarıda gerçekleştirildikten sonra anne rahmine yerleştirilir. Buradan sonrası bildiğimiz normal hamilelik şeklinde kendisini gösterir.
Over Kistlerin Tüp Bebek Tedavisine Etkisi Var Mıdır?
Over kistler genellikle, kadınlarda hey ay meydana gelen ve çoğunlukla tedavi gerektirmeyen kistlerdir. Fakat bazı durumlarda tedavi gerekebilir. Doğurganlık evresindeki kadınlarda en çok görülen kistler, folikül kistleri, endometrioma (çikolata kisti), corpus luteum kistleri, polikistik over (PKO), dermoid kist ve kistadenomdur. Bu vb. kistler kadında mevcut ise, burada önemli olan noktalar; kadının yaşı, kistin boyutu, kistin iç yapısı, tek taraflı, çift taraflı oluşu ve nerede bulunduğudur. Bu kistler tedavi edilebilidiği sürece, tüp bebek tedavisine olumsuz etki etmez.
Bu Kistler Yumurta Sayısında Azalmaya Neden Olur Mu?
Over kistler, rahim içerisinde çok yer kaplıyorsa cerrahi işlem sonrasında yumurta rezervlerinde azalma görülebilir. Bundan dolayı yumurtalık kistlerinin yumurta sayısını azalttığı söylenebilir. Fakat işlem, yumurta sayısını azaltmadan yapılırsa tüp bebekte aynı oranda başarı sağlanabilir.
Over Kistler Tüp Bebek Tedavisini Engeller Mi?
Tüp bebek tedavisine başlarken uygulanan testler sonucunda yumurtalıkta kistler saptandıysa kanda E2 hormonunun düzeyine bakılır. Bu hormonun seviyesi yüksek değil ise tüp bebek tedavisine başlanabilir ya da devam edilebilir. Tedavi öncesi, yumurtalıkları baskılamak uygulanan iğnelerin kullanımı da bazı durumlarda kistlere sebep olabilir. Gözlemlenen bu kistler 3 cm’den küçük ama kandaki hormon düzeyi yüksek ise, baskılama için kullanılan bu analog iğnelerin süresi uzatılır. Kistler daha büyük ise küçülmesi için de bu iğneler kullanılır. Fakat küçülme görülmüyor ise, kist aspirasyonu denilen işlem yapılır. Bu işlem kistin içindeki sıvının alınmasına denilmektedir. Bu sayede, kistin yumurtalıkta kapladığı alan küçülür ve yumurtalar çoğaltılmış olunur. Çeşitli üremeye yardımcı ilaçlar ile de yumurtaların kontrolü sağlanmış olur.
Tüp Bebek Tedavisi Kaç Defa Denebilir?
Tüp bebek tedavisini denemenin herhangi bir sınırı yoktur. Tedavi iyi bir merkezde 3 kere denenmiş ve başarısız olunmuş ise başarı ihtimali düşük demektir. Ancak yine de defalarca daha denedikten sonra bebek sahibi olan çiftler de vardır.
Tüp Bebek Normal Bebeklerden Farklı mı?
Yapılan araştırmalar sonrasında tüp bebek ile normal yolla doğan bebekler arasında herhangi bir fark görülmemiştir. Normal üremeden tek farkı, sperm ile yumurtaların dışarda birleşmesidir. Gebelik süreci aynı şekilde devam etmektedir. Normal gebelikte herşey doğal yollarla gittiğinden biraz şansa dayalıdır. Anca tüp bebekte herşey planlı ve kontrol altında olduğundan herhangi bir hastalık veya anormallik ihtimali daha düşüktür.
Benzer Yazılar
Sezaryen, bir doğum tercihinden ziyade anne ve/veya bebek için hayat kurtaran bir operasyon olduğunda uygulanmaktadır
Bacaklarımızdaki toplardamarların uzamış, genişlemiş, kıvrılmanmış, kapakçıkları yetersiz hale gelmesine varis denir.
İstanbul Okan Üniversitesi Hastanesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Uzmanı Dr. Servet Öztürk, Omicron varyantı ile ilgili önemli bilgilendirmelerde bulundu.
Ortopedi ve Travmatoloji branşına bağlı ayak ve ayak bileği cerrahisi bölümümüzde, ayak ve ayak bileği rahatsızlıkların tedavisine yönelik çeşitli yöntemler uygulanmaktadır.
Çocuğunuza bu şekilde bilgilendirmeler yapabilirsiniz!
Hamilelik döneminde, vücudun ihtiyacının arttığı minerallerden birisi de kuşkusuz ki magnezyumdur!
Diyabetli bireylerin yaşam kalitelerinin arttırılması; beslenme, egzersiz, tıbbi tedavi ve eğitimden oluşan dört temel faktörde mümkün olmaktadır.
Yaşın ilerlemesi ve vücudun yer çekimine karşı koyamaması nedeniyle vücutta bazı sarkma ve kırışıklıklar meydana gelmektedir.