Organ Nakli İle İlgili Yanlış İnanışlar
“Organ nakli günahtır…”
Organ nakli operasyonu; nakile ihtiyaç duyan hastaların yaşamlarını devam ettirebilmeleri ve sürdürüyor oldukları yaşamların kalitelerini yükseltmesini sağlayan cerrahi bir operasyondur. İnsanlara yardım edilmesini emreden dinimiz, organ bağışının uygun olduğunu buyurmuştur. Organların bağışlanması günah değildir. Aksine bağışlanacak organlar, hayat kurtarıyor olduğu için sevap kabul edilir.
“Organ nakli olduğumda hiçbir şey eskisi gibi olmayacak…”
Organ nakli, yaşam kalitenizi düşürmez; hatta sahip olduğunuz konfordan daha yüksek konfor sağlar. Kronik böbrek rahatsızlığı gibi diyaliz süreci gereken rahatsızlıklar, sizi yıpratır; ama nakil olduğunuz takdirde sosyal yaşamınıza hemen dönebilirsiniz. Anne ve baba olabilir, spor yapabilir, bıraktığınız iş yaşamınıza yeniden dönebilirsiniz. Zaten bu operasyonların amacı da kişilerin iş ve sosyal yaşamlarına kaldıkları yerden devam etmelerini sağlamaktır.
“Organ bağışında bulunacağız; ama ya cenazemizin vücudunun bütünlüğü bozulursa?”
Kadavradan bağışlanacak organ ya da organlar alınırken, sanki canlı bir kişi ameliyat ediliyormuşçasına özen gösterilir. Daha sonra ise kadavranın zarar görmemesi için ilgili bölgeler estetik dikişler ile kapatılır. Organ bağışının ne kadar önem arz ettiğini bilen doktorlar, bu durumda gereken saygıyı göstermektedirler.
“Böbreğimi bağışlarsam, öldükten sonra diğer organlarımı da alırlarsa?”
Organ bağışı görüşmesinde; bağışlanması ve bağışlanmaması istenilen organlar hakkında konuşulur. Kişinin ve ailenin rızası dışında hiçbir şekilde konuşulan ve bağışlanması düşünülen organların dışında başka bir organ için işlem yapılamaz.
“Bağışladığım organları para ile satabilirler!”
Beyin ölümü gerçekleşmiş bir hastanın organları bağışlanacağı zaman; koordinasyon sistemi üzerinden bu durum Sağlık Bakanlığı’nın Bölge Koordinasyon Merkezi’ne ve sonrasında da Ulusal Koordinasyon Merkezi’ne bildirilmektedir. Böyle bir süreç işliyorken; bağışlanan organların üzerinden maddi satış durumu asla söz konusu değildir.
“Kaçırılan çocukların organları çalınıyor!”
Organ naklini yapabilecek doktor ve ekip sayısı oldukça azdır. Bu operasyonlar; tam donanımlı hastanelerin modern ameliyathanelerinde yapılır. Gerçekleştirilecek olan naklin başarılı olması için ise operasyondan sonra alınan yoğun bakım hizmetinin üst düzeyde olması gerekir. Eğer; doğabilecek her çeşit komplikasyona karşı anında müdahale edebilecek farklı branşların uzman doktorları yoksa bu demek oluyor ki; bu operasyonlar her yerde yapılabilecek seviyede girişimler değildir.
Benzer Yazılar
Türk Nefroloji Derneği’nin yaptığı CREDIT çalışması; ülkemizdeki yetişkin bireylerin yaklaşık olarak %16’sında farklı seviyelerde kronik böbrek yetmezliğinin olduğunu ortaya koymuştur.
Yaz aylarında böbrek yetmezliği riski artıyor!
Kronik böbrek hastalığı, böbrek işlevinin uzun bir süreçte ilerleyici kaybı ile karakterizedir.
Kronik böbrek yetmezliğinin nedenleri pek çok nedenden kaynaklanabilmektedir
Karaciğer yağlanması; normalin üstünde yağ birikintisi nedeniyle gelişen bir karaciğer rahatsızlığıdır. Yağlanma derecesinin artmasıyla karaciğerde iltihaplanma oluşumları başlar ve organ fonksiyonları azalır. Sonuç olarak ise karaciğer hücrelerinde nekroz; yani harabiyet yaşanır.
Bel bölgesinde omurganın her iki tarafında görüntü olarak fasulyeye benzeyen küçük gibi görünen ama çok önemli görevleri olan iki tane organdır
Dönemimizin en sinsi rahatsızlıklarından biri olan ve herhangi bir belirti seyretmeden ortaya çıkan böbrek yetmezliği hızlı bir şekilde yaygınlık göstermektedir.
Yapılan araştırmalar ile erişkinlerin yaklaşık olarak %33’ünde hipertansiyon rahatsızlığının olduğu kanıtlanmıştır.