Hibrid Cerrahi İle Koroner Bypass Ameliyatlarında Yeni Dönem
Koroner bypass ameliyatı nedir?
Ülkemizde en çok rastlanan kronik rahatsızlıklar içerisinde kalp ve damar hastalıkları yer almaktadır. Kronik kalp yetmezliğine sahip olan hasta sayısı yaklaşık olarak 1 milyona kadar ulaşmış ve gün geçtikçe de artmaya devam etmektedir.
Ciddi olarak kalp krizi riski ile karşı karşıya olan koroner arter rahatsızlığı bulunan hastalar; göğüslerinde oluşan ağrı ve baskı hissiyatına, yokuş ve merdiven çıkarken yorulma problemlerine rağmen bu operasyonu geçirmek konusunda kararsızlık yaşamakla birlikte korkuyorlar. Aslında korkulması gereken; ameliyat değil, ameliyatı her geçen gün ertelemektir.
Karar vermek konusunda geç kalınca ameliyat riskli bir hale geliyor!
Ameliyattan kaçınılması, damarda var olan darlık ve tıkanıkların; kalp adalesini ciddi olarak yıpratması sonucunu doğurur. Bununla birlikte, kalp adalesinde dönüşü olmayan hasarlara yol açarak; kalbin fonksiyonel işlevini bozabilir. Bu da kişinin kalp krizi ya da ani ölüm tehdidi altında yaşamasına yol açar.
Hastanın şikayet ettiği sıkıntılarında artış olunca, ameliyat olmak isteyecek; ama bu kez verdiği bu kararı geciktirmiş olduğu için ameliyat riskli bir hale gelecek. Bu nedenle ameliyatların doktorun önerdiği zaman diliminde gerçekleştirilmesi çok önemli.
Bypass ameliyatı esnasında stent de takılıyor: “Hibrid Cerrahi”
Koroner bypass ameliyatının pek çok yöntemi bulunuyor. Klasik olarak kalbin durdurularak yapılması ve çalışan kalpte uygulanması yolları izleniyor; ama aslında izlenen bu yol hastanın özelliklerine göre değişiyor.
Son dönemde, çok daha yeni bir yöntem ile yapılan koroner bypass ameliyatları adından oldukça sık söz ettirmeye başladı. İlerleyen zamanlarda bypass cerrahisinde önemli rol alacak “hibrid cerrahi” ile kalbin önünde bulunan damara 4 ila 5 cm kadar atılan kesi sayesinde Kalp ve Damar Cerrahisi doktoru bypass yaparken, diğer iki damara ise Kardiyoloji doktoru stent koyuyor ve 3 damarında da sorun bulunan hasta, çok küçük bir kesinin uygulanması ile her 3 damarı da yenilenmiş olarak maximum 5 gün içerisinde evine dönüyor.
Böylelikle; Kalp ve Damar Cerrahisi branşı ile Kardiyoloji branşının gelişmiş tüm olanakları birleştirilerek, hastada başarılı bir şekilde uygulanabiliyor.
Koroner bypass ameliyatı ile ne amaçlanır?
Koroner bypass ameliyatlarının yapılmasındaki amaç; hasta bir köşede istirahat etsin diye değil, hızlı bir şekilde normal hayatına kavuşabilsin diye yapılıyor. Amaç; operasyonu geçiren bu kişiyi, “kalp hastası” kategorisinden çıkararak, yaşam konforunun yükseltilmesini sağlamaktır.
Ameliyattan sonra hareketsiz kalmayın!
Ameliyat sonrasında hastanede yatış süresi 5 ila 6 gün kadardır. Bu süre sonunda 1 hafta da yapılacak ev istirahatinden sonra, hasta; sokağa çıkarak kısa mesafeli yürüyüşler yapmaya başlayabilir.
Sigara kesinlikle içmeyin!
Bypass hastaları için sigara tüketimi, normal insanın tüketmesinden çok daha zararlıdır. Çünkü kalp bölgesine yeni yerleştirilmiş damarlar, sigaraya; doğal damarlardan çok daha fazla duyarlılık gösteriyor. Yani damarlar hızlıca tıkanıyor olacakları için sigara tüketimine devam eden kişilerin, bypass operasyonu geçirmelerinin hiçbir anlamı yoktur.
Kendinizle yarışmayın!
Eve döndükten bir hafta sonra kadar yürüyüşlere başlanmalıdır. Bu yürüyüşler, hastanın kendisini rahat hissettiği kadar olmalı, yorulduğunda ise bırakmalıdır. Operasyon sonrasında; akciğerlerin kapasitesi sınırlanacağı için yapılacak bu kısa süreli yürüyüşler ile akciğerlerin kapasitesinin açılması ve normal düzeye getirilmesi sağlanabilir. Burada en sakıncalı durum; hastanın kendisiyle yarışması ve kendisini zorlamasıdır. “Yoruldum; fakat biraz daha devam edebilirim” demek, bu operasyondan sonra yapılabilecek en büyük hatadır ve bu şekilde yürüyüş mesafeleri uzayacaktır. Bu yüzden asıl yapılması gereken; birinci ayın sonunda, haftada 5 gün olmak üzere en az 35 ila 40 dakika arasında yürüyüşün devam ettirilmesidir.
Ağır diyetlerden kaçının!
Operasyon sonrasının erken döneminde ciddi boyutta bir gıda kısıtlaması yoktur. Hastanın geçirdiği ameliyat neticesinde cerrahi yaraları olacağı için iyileşme sürecinin hızlı olabilmesi için protein ve kalori kaynaklı besinleri tüketmesi zorunluluğu doğuyor. Eğer; kişide yüksek tansiyon veya diyabet hastalıkları bulunmuyorsa; çok ağır yiyecekler tüketilmediği takdirde bir kısıtlama yapılmıyor.
Üç ve dördüncü aylarında, hastaya ait testlerin yeniden görülüp değerlendirilmesiyle şeker ve kolesterolüne göre bir diyet programı verilebilmektedir.
Benzer Yazılar
Egzersiz uygulamaları ya da kalbin atımını hızlandıracak ilaçlar ile yapılan ekokardiyografi görüntüleme yöntemidir
Kalp, göğüs boşluğu içinde her iki akciğer arasında büyük bir alanı kaplayan, en hayati organımızdır.
Ülkemizde en çok rastlanan kronik rahatsızlıklar içerisinde kalp ve damar hastalıkları yer almaktadır
Normal değerlerinin üstünde olan kan basıncına hipertansiyon denir
Birçok hastalığın tedavisinde kullanılan kortizon, böbreküstü bezlerinde üretilen oldukça önemli bir hormondur. Vücuda birçok faydası olan ve ilaçlara da katılan kortizon, fazla kullanıldığında veya üretildiğinde ise pek çok ciddi hastalığa sebep olabilir.
Mucize Gibi İyileşme Öyküsü: Kalp Nakli Olmadan Yaşayamazsın Dediler Doktoru Sayesinde Kalbi Kurtuldu
Kalp kası hastalıkları, kalbin kas dokusunda meydana gelen rahatsızlıklardır.
Kalp ve damar sağlığını genç yaşlarda koruyacak şekilde beslenme düzeni oluşturmak ilerleyen yaşlar için en güzel ve en değerli yatırım olacaktır.
Gebelik sürecinde hızla büyüyen bebeğin ihtiyaçlarının karşılanması ve anne adayının doğum esnasındaki kan kaybına karşı direncinin artırılması amacıyla kalp ve dolaşım sisteminde bazı değişiklikler gözlemlenir
Kalp, kan pompalarken basınç oluşturur. Bu basınca tansiyon ya da kan basıncı adı verilir. Kişi yaş aldıkça, sabit olan tansiyon değerleri artış gösterir.