Hamilelikte En Riskli Durum Düşük Tehlikesi
Düşük Tekrarlanırsa İnsan Sağlığı Etkilenir Mi?
Hamilelikte çok sık görülen komplikasyonlardır. Kadınlar, hamile olduğunun farkında olmadan adet kanaması ile düşük yapabilmektedirler. Bazı durumlarda döllenme olur, ancak rahim içerisinde döllenme ürünü yerleşemez ve kanama görülerek düşer. Böyle bir durum sadece yapılan gebelik testleri ile ortaya çıkmaktadır.
Düşük Riskini Arttıran Nedenler
Kadınlarda görülen düşük riskini arttıran nedenler arasında kronik hastalıklar, yaş, rahim ve rahim ağzı hastalıkları, sigara ve alkol bağımlısı olmak, kafein kullanımı ve daha önce düşük geçirmiş olmak gibi nedenler yer almaktadır.
Kronik Hastalıklar
Tiroid ve diyabet hastalıkları gibi kronik hastalıklarda düşük riski daha fazladır.
Daha Önce Düşük Yapmış Olmak
Daha önceden geçirilen düşükten sonra ikinci düşük yapma riski, henüz düşük yapmamış kadınlar ile aynı olmaktadır. Fakat ikiden fazla düşük yapan kadınlarda tekrarlama riski oldukça fazladır.
Yaş
35 yaşın üzerindeki kadınların düşük yapma riski genç kadınlara oran ile daha fazladır. Eşinin yaşı 40 yaş üzerinde olan kadınların düşük yapma riski, 25 yaş altında olan kişilere göre daha fazla olmaktadır.
Rahim ve Rahim Ağzı Hastalıkları
Rahim ağzının kısa veya zayıf olması durumunda düşük tehlikesi yüksektir.
Sigara ve Alkol Kullanımı
Hamile iken kullanılan sigara ve alkol, kullanmayan kadınlara göre düşük yapma riski daha fazladır.
Tekrarlayan Düşük Sebepleri
Kromozomal bozukluklar, bağışıklık sitemi hastalıkları, enfeksiyonlar, rahim ağzı yetersizliği, rahim yapısal bozuklukları, hormonal bozukluklar ve çevresel faktörler düşük sebeplerindendir.
Düşük Sonrasında Yapılması Gerekenler
Düşük sonrasında bol miktarda sıvı tüketilmeli, birkaç gün dinlenilmeli, sağlıklı beslenilmeli, bir süre spora ara verilmeli, havuz ve küvet banyosuna iki hafta süre ile ara verilmeli, ağır kaldırılmamalı, vajinal duş bir süre yapılmamalı, 2-4 hafta süre ile cinsel ilişkiye girilmemelidir. Uzman doktorlar tarafından verilen ilaçlar düzenli olarak kullanılmalıdır.
Benzer Yazılar
Gebelik kolestazı, çok sık görülmemek ile birlikte anne adaylarında yaygın kaşıntı şikayetiyle ortaya çıkmaktadır.
Plasenta previa, bebeğin eşi olarak bilinen plasentanın rahim içinde doğum kanalını kapatacak şekilde yerleşmesi durumudur.
Hemen hemen kadınların çoğunluğunda görülen vajinal enfeksiyonlar; koku, yanma ve akıntılar ile kendini belli ediyor.
Gestasyonel Diyabet yani gebelik şekeri, ilk kez gebelikte saptanmış kan şekeri yüksekliği demektir.
Kısaca AMH olarak bilinen Anti Müllerian Hormonu kadınlardaki yumurtalık rezervinin kalitesini gösteren bir hormondur.
Gebelik takibinde çok sık kullanılan bir testtir. Bebeğin anne karnındaki iyilik halini değerlendirmede kullanılan teste nonstress test denir.
Henüz bebeğini emzirirken tekrar hamile olduğunu öğrenen birçok anne adayının aklına takılan en büyük soru işareti “Hamileyken emzirebilir miyim?” olmaktadır.
Pelvik Konjesyon Sendromu, 30-50 yaş arası kadınlarda rastlanan, pelvik bölgesinde kronik bir ağrı ile seyreden, yumurtalık etrafı ve rahim çevresindeki toplardamarların içinde kan birikmesi ile damar genişlemesine neden olan bir hastalıktır.
