Çapraz Alerjiye Dikkat!
Burun akıntısı, hapşırma ve öksürük gibi bulgularla seyreden Soğuk Algınlığı ve Alerjik Rinit çok karıştırılır. Bu iki hastalığı ayırt etmenin tek yolu bekleyip görmektir.
Göğüs Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Bahadır Üskül uyarıyor; Soğuk algınlığı genellikle kısa sürede (1 hafta içinde) geçer, alerjik bulgular ise uzun süre bazen bahar ayları boyunca devam eder. Şikâyetlerin 1 haftayı geçmesi durumunda, kişinin mutlaka bir doktora başvurması gerekir. ’Bahar aylarında önemsenmeyen alerjik nezle, tedavi edilmediği takdirde Alerjik Astıma neden olabilmektedir. Bu nedenle ihmal edilmemelidir.
Çapraz Alerjiye Dikkat Edilmeli
Polen alerjisi olan kişiler, hassasiyetleri olan bitkilerle aynı aileden olan bitkilere karşı da reaksiyon gösterebilirler. Buna “çapraz alerji” denir. Örneğin, huş ağacı polenine alerjisi olan kişiler; elma, armut, havuç, kereviz ve domates yediklerinde dudaklarında ve damaklarında kaşıntı olabilir.
Nereden Hemen Kaçmalı?
Yüksek binalarla çevrili sokaklarda, binaların yüzeyi statik elektrik nedeniyle polenleri çeker. Buna karşılık, deniz kenarlarında çok az polen bulunur. Birçok araştırma, hava kirliliğinin polenlere duyarlılığı artırdığını göstermektedir. Özellikle de yoğun trafik olan bölgelerde yaşayan ve dizel partiküllerine ve poliaromatik hidrokarbonlara maruz kalan kişilerde, polen duyarlılığı daha kolay oluşabilmektedir.
Nasıl Tanı Konur
Alerji testleri yapılarak hangi cins bitkinin polenine karşı alerji olduğunun belirlenmesi önemlidir. Alerjisi olan kişi, duyarlı olduğu bitkinin polen saçtığı mevsimde, o bitkinin yoğun olduğu bölgeden uzak kalabilir. Gelişmiş ülkelerde polen haritaları hazırlanarak hangi bölgede, hangi dönemde hangi polenlerin bulunduğu belirlenir. Serolojik (kan) testler, alerjik deri testleri yapılır. Bu testler, bu konuda eğitim görmüş, deneyimli kişiler tarafından yapılmalı ve okunmalıdır.
Alerjik Rinit (Saman Nezlesi)
Alerjik rinit (saman nezlesi); alerjenlerin hava yolu ile burnun iç kısmını döşeyen ve mukoza adı verilen dokuya yapışarak iltihapsız yangıya (inflamasyon) neden olmasıdır (Şekil 1-2). Alerjik rinit çoğunlukla ömür boyu devam eden, fakat ileri yaşlarda şiddeti azalabilen bir hastalıktır. Bahar aylarında ortaya çıkan tipine Mevsimsel Alerjik Rinit adı verilir. En sık neden olan alerjenler, ağaç ve ot polenleridir.
Alerjik rinitin tüm bir yıl boyunca süren tipi de vardır ve Perenial Rinit olarak adlandırılır. Perenial Rinitten sorumlu olan allerjenler ise ev tozu akarları, hayvan tüyleri, küf mantarları, kimyasal maddeler, klor, deterjanlar ve hava kirliliğidir.
Allerjik rinit, özellikle burun ve gözlerde ortaya çıkar. Burunda gıdıklanma hissi, kaşınma, aşırı akıntı, tıkanıklık, hapşırık krizleri, gözde yaşarma, kızarma, kaşıntı ve yanma problemleriyle kendisini gösterir. Hastalığın en tipik belirtisi olan hapşırma, arka arkaya 15-20 kere tekrarlayabilir. Boğazdaki tahriş ve geniz akıntısı, sıklıkla kuru inatçı bir öksürüğe yol açar.
Ağaç polenleri daha çok Şubat-Mayıs, ot polenleri Mayıs-Haziran aylarında, yabani ot polenleriyse yaz ortasından sonbahara dek yakınmalara neden olmaktadır.
Sabah saatlerinde ve rüzgarlı günlerde havadaki polen miktarı genellikle daha fazladır. Yağmurlu günlerde havada uçuşan polen miktarı azaldığından polen allerjisi olan kişiler rahat ederlerken, sıcak ve rüzgarlı günlerdeyse polen yayılımı artmakta ve hastaların şikayetleri artmaktadır.
Alerjik Rinit Nasıl Tedavi Edilir
Alerjik rinit tedavisinde temel yöntem tüm alerjik hastalıklarda olduğu gibi alerjenden uzak durmaktır. Bunun için de öncelikle alerjiye neden olan maddelerin belirlenmesi gerekmektedir.
Alerjenlerle teması kesmenin mümkün olmadığı durumlarda, ilaç tedavileri gündeme gelmektedir. Özellikle şikâyetlerin belirgin olduğu dönemlerde kullanılacak ilaçlarla, hastalık tamamen kontrol altına alınabilmektedir.
Diğer bir tedavi yöntemi olan İmmunoterapiyi yani aşı tedavisini, özellikle çocuk ve gençler de, neden olan alerjen kesin olarak tespit edilebildiyse ve yeterli süre kullanılan ilaç tedavisine yanıt alınamadıysa önermekteyiz.
Benzer Yazılar
Bu işlem, bronkoskopi odasında ya da ameliyathanede yapılabilir. Hekiminiz; size, kendinizi uykulu ve rahat hissetmenizi sağlayacak bazı ilaçlar verecektir. Bazı durumlarda ise genel anestezi tercih edilebilir.
Obstrüktif uyku apnesi sendromu (OSAS); üst solunum yollarının tıkanması ve hava akımının azalmasına bağlı olarak kendini gösteren bir hastalıktır.
Okan Üniversitesi Hastanesi Göğüs Hastalıkları Uzmanı Dr. Öğr. Üyesi Melahat Bekir Külah, astım hastalığı hakkında doğru bilinen yanlışları açıkladı.
Yapılan araştırmalar sonucunda; verem (tüberküloz) mikrobunu, Dünya nüfusunun dörtte birinin taşıdığı belirlenmiştir.
Sigaranın içerisinde bulunan maddeler solunum yollarında iltihabi reaksiyonlara sebep olmaktadır. Bronşları tahriş etmekte ve enfeksiyon riskini arttırmaktadır
Solunum yollarının görülmesi ve çeşitli akciğer hastalıklarının teşhis edilmesi için yapılan bir uygulamadır.
Plörezi, akciğer zarında sıvı birikmesi anlamına gelir. Sağlıklı bir bireyin akciğerlerinin dış kısmında parietal plevra ve iç duvar kısmındaysa visseral plevra olmak üzere 2 farklı zar tabakası bulunur. Bu zarlar arasında bulunan kaygan sıvı, solunum yaparken akciğerlerin sorunsuz bir şekilde şişip sönmesini sağlar.