Almanya’dan Nakil Olmak İçin Geldi!
26 senedir Almanya’da yaşayan Tuğba Yavuzaslan(26), 6 senedir diyaliz hastasıydı. 6 senedir Almanya’da nakile yüzde yüz uyduğu halde nakil işlemi gerçekleştirilemedi. Yavuzaslan ailesi tavsiye üzerine, ameliyatı vakit kaybetmeden kendi ülkesinde olmak istedi. Ameliyatı başarılı geçen Tuğba Yavuzaslan, ‘keşke bu kadar beklemeseydik’ diyerek memnuniyetini belirtti.
26 senedir Almanya’da yaşayan ve pastanede çalışan Tuğba Yavuzaslan, 6 senedir diyaliz hastası olarak yaşıyordu. 3 sene periton diyaliz 3 sene sonra ise yeterli gelmediği için hemodiyaliz tedavisine başladı. Hemodiyalize başladıktan sonra çok sorun yaşamaya başlayan Yavuzaslan, kan zehirlenmesi yaşadı. Bunun ardından iltihap oluştu. 4-5 aylık bir süre yoğun bakım da kalan Yavusaslan, kan pıhtılaşması nedeni ile kalp rahatsızlıkları yaşadı. Daha fazla diyalize girmek istemeyen 26 yaşındaki kadın, böbrek nakli için araştırmalara başladı. Prof. Dr. Alp Gürkan’a ulaştıktan sonra nakil ameliyatı olmak için soluğu İstanbul’da aldı.
Nakil için apar topar İstanbul’a geldi
Psikolojik açıdan çok yıpranan Yavuzaslan, doktor araştırmalarına başladı. Ardından yakın arkadaş tavsiyesi üzerine, İstanbul Okan Üniversitesi Hastanesi Genel Cerrahi Uzmanı ve Organ Nakli Bölüm Başkanı Prof. Dr. Alp Gürkan ile iletişime geçti. İlk olarak online görüşme sağlandıktan sonra apar topar İstanbul’a gelerek Prof. Dr. Alp Gürkan’a muayene oldu. Gürkan, anne ile uyumlu olan nakil için uygunluk verdi. Ameliyat 1 hafta içerisinde gerçekleştirildi.
“Kendimi kızımın 1 saniyesini çalmış gibi görüyorum”
Kızına böbreğini veren Filiz Yavuzaslan, “kızım çocukluğundan beri böbrek rahatsızlığı yaşıyordu. Böbreğim kızıma yüzde yüz uygundu. Fakat Almanya’da 6 yıldır bir türlü nakil olamadık. Almanya’da kızımın tedavisinde birçok kez hata oldu. Hatta kızım en son Almanya’da nakil olmaktan vazgeçti. Çünkü idrar yolunu dışarıya bağlamak istediler. Bunu kesinlikle kabul etmedi. Doktorun tepkisi buna hiç hoş olmadı. Buraya geldiğimiz de ise bu duruma bizim gibi şaşırdılar. Çok kötü süreçlerden geçtik. Diyaliz esnasında damarı patladı ve akciğerine sıvı doldu. Kızım 5 ay yoğun bakımda kaldı. Hiç göremedik bu dönemde. Kızım da biz de psikolojik olarak zor süreçlerden geçtik. Kollarımda birkaç kez öldü diye hastaneye kaldırdık. Geçen yıl bir arkadaşım burada nakil olmuştu. Onlardan duyup şifa bulmak için hemen buraya geldik. İyi ki gelmişim bunca yıldır geçen vakitlerimiz boşa geçti. Keşke bu kadar beklemeseydik. Kendimi kızımın 1 saniyesini çalmış gibi görüyorum. 1 hafta içerisinde nakil olduk, her şey yolunda. Bence herkes zamanında bir şeyleri yapsın. Zamanlarından zaman çalmasınlar. Ömür maalesef çok kısa. Organ bağışı yapmak için kimse tereddüt etmemeli. Biz öldükten sonra organlar toprak oluyor. İşte bu yüzden bir insanın gülümsemesi için değer. Toprak olmasın can olsun. Bir anneyi, babayı, çocuğu sevindirmek paha biçilemez. Ben böbreğimi kızıma verdim. Diğer organlarımı ise bağışladım” dedi.
“Artık işimin başına dönebileceğim”
Tuğba Yavuzaslan Almaya’da yaşadığı zorlu süreçleri anlatırken; “3 yıldır hastalık dolayısı ile işimi yapamıyorum. Döndüğümde tekrar pasta yapmaya başlayacağım. 6 senedir diyaliz hastasıyım. 3 sene periton diyaliz aldım. 3 sene sonra yeterli gelmediği için hemodiyalize bağlandım. Hemodiyalizden sonra sorunlar yaşamaya başladım. Katedral takıldıktan sonra kan zehirlenmesi yaşadım. Akciğerimde sıvı birikti ve 6 ay boyunca yoğun bakımda kaldım. Çocukluğumda sağlık ile ilgili sorunlar yaşıyordum. İdrar yolu enfeksiyonum vardı. Böbrek yetmezliğim ilerleyince bundan 5 yıl önce sağ böbreğimi aldılar. Sol böbreğim yetersiz çalışınca diyalize girmek zorunda kaldım. Almanya’da naklimi gerçekleştirmedikleri için Türkiye’ye geldik. Burada annem bana böbreğini verdi. 1 hafta içerisinde nakil gerçekleşti. Çok memnun kaldık” açıklamalarında bulundu.
“Türkiye’deki hekimlere güvenmişler”
Prof. Dr. Alp Gürkan ise Yavuzaslan’ın tedavisini, “Tuğba 6 yıldır böbrek yetmezliğinin getirdiği komplikasyonlarla Almanya’da mücadele ediyordu. Bu nedenle hatta yoğun bakımda tedavi olmak zorunda kalmış. Böbrek nakli konusunda Türkiye’deki hekimlere güvenmiş ve internetten araştırma yapmış. Bu yolla bize ulaştılar. Annesi ile birlikte hastanemize geldiler. Ön görüşmeden sonra bize güvendiler ve nakil hazırlıklarına başlamak üzere hastanemize yatırdık. 5 gün süren hazırlıktan sonra başarılı bir ameliyat ile annesini ve hastamızı taburcu ettik. Tatillerini Türkiye’de geçirmeye karar vermişler. Bu süre boyunca kontrollerini de hastanemizde gerçekleştireceğiz” şeklinde değerlendirdi.
Benzer Yazılar
Dönemimizin en sinsi rahatsızlıklarından biri olan ve herhangi bir belirti seyretmeden ortaya çıkan böbrek yetmezliği hızlı bir şekilde yaygınlık göstermektedir.
Beyin hasarı almış hasta, hastanenin yoğun bakım merkezine yatırılır.
Annesine Böbreğini Verebilmek İçin 15 Kilo Verdi!
Kadınlarda en sık görülen meme kanseri, 8 kadından 1’inin hayatına değiyor. Bu hastalığa yakalanmada yaşın giderek düştüğü bugünlerde; gelişen tedavi ve cerrahi yöntemler; özellikle erken tanı durumunda önemli oluyor.
Böbrek nakli hastanın vücuduna bir başka kimseden alınan böbreğin yerleştirilmesidir.
Gökhan Gülen (35) evli ve 2 çocuk babasıdır. İstanbul’da yaşayan Gülen’e, kronik böbrek yetmezliğinden dolayı hayat kurtaran bağış abisi Hakan Gülen’den (43) geldi.
Aort Damarında Genişleme Olan Hastanın Böbreği Yer Değiştirilerek Kurtarıldı
Meme kanseri memenin süt kanalı ve lobüller hücrelerinin anormal ve kontrolsüz çoğalması
Erkeklerde görülen meme büyümesi olarak bilinmektedir. Erkeklerde en çok görülen dönem ergenlik dönemidir